16 Kasım 2013 Cumartesi

ayrılık günleri...

ilk gün,
kalabalıktı geçti gitti...
zaten toplasan bir gün ediyordu hepsi...

ikinci gün,
'neyin var?'sorularına maruz bırakıldım.
-bi'şeyim yok...hiç bi'şeyim yok!
-neyim varmış?
sizin olduğunu yerden bakınca,
ne görünüyor bende?
-sakinim, sözlerim var söylemediğim,
-cebimde bir kaç lira,
limitli bir kredi kartım,
iyi bir işim var.
ama huzurum yok!

üçüncü gün,
ona buna sardım.
tozlanmış raflara,
düzensiz masalara taktım kafayı.
gecesinde içmek için,
hiç olmadığı kadar geçerli bir sebebim vardı,
içtim!

dördüncü gün,
kimse bulaşmadı bana...
kendi halimde bıraktılar.
hazırlanması gereken raporlar vardı,
çıkarılması  gereken iadeler.
ay sonu tutturulması gereken hedefler,
ama çokta umrumda değildi...

beşinci gün,
güneş doğarken
erken kalkıp traş oldum.
üzerime fiyakalı bir gömlek ve ceket.
görenler üzerimde iyi durduğunu söylediler.
telefonda konusurken bile sesim
iyi geliyormuş.
kime aşıksın sorularına maruz bırakıldım.
sonra sen kapıdan giriverdin.
yüzündeki o çocuk gülümsemesiyle.
günaydın derken,
geç kalmıştın.
çoktan aydınlanmıştı dünya.
ve bıraktığım yerden devam ettim,
sevda türküme...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder