12 Eylül 2013 Perşembe

günah çıkarma...

bir itiraf değil bu.
bu bir yanılsama
beklentilerin ötesinde
umulmadık bir yenilgi
kaybın farkına varmak için çok erken
farkına vardığında
telafi için geç
bir savaştı bu
icine düştüğünü gördüğünde
elindeki son silahla saldırmak
tutunmak hayata
çabası içinde büyüyen bir hırs
hayat çoktan bıraktı seni
sorumluluk sende
suskunluk bir seçim
konuşmayı bildiğin gibi
dönüp arkanı gitmeyide bilirmisin?
aklına düşürmeyi çalısmak gibi
en olasılıksız hayalleri
hesapsız kitapsız dinsiz bir putperest gibi
boşluğa düşerken inanmak neye yarar
iman dediğin
son nefes verirken gelirse eğer
hangi tanrı buna kanar?

flu görüntüler arasında
kör bir ressam kadar aşıktım denizin mavisine
sağır bir dilsiz gibi dinliyorken melodileri
parmakları kesilmiş bir şair
kaç aşk daha yaşasa
yeniden yazabilirdi eline alıp kalemi
kaç tende daha söndürülse bu şehvetin ateşleri
yeni bir ten özlemeden durabilir bu içimdeki hayvan....
bulutsuz bir gökyüzü kadar sakin
hazırlanmakta öfkesine kan kokusuyla terbiye edilmiş
günahına girmek için üstünü değişmiş
jöleli saçları traşı kısa kesilmiş
bir liseli kıza sunulmak üzere yeniden revize edilmiş
bu beden
bu daha önce hiçbir kadına söylenmemiş gibi
kızarırken yüzü dudaklarının arasından çıkan her kelime
kaç kandırmaca daha kaldırır bu ten
kaç dokunuş daha gerekir
eskimek için...
ya da kaç günah
cehenneminde yeterince yanıp
uslanmak için tanrının...

bir el cantasına sığabilecek kadar az yaşadım aşkı
bir yaz telaşına meze olacak kadar
ilk alkol kıvamındaki sevişmede
ayılınca unutulacak kadar
doğum kontrolündeki başarısızlıklarım
kanlı kürtajlara neden olduğum için belki de
her sevişmemde biraz daha lanetine maruz kaldım

tahayyülü zor rüyaların ter içinde uyanmaları
kaçınılması her zaman imkansız oldu
bu yüzden yüzsüz bir ihtiyar gibi
kabullenişim yenilgiyi
ve utanmadan yeniden başlamak
her uyanış yeni bir zafer çığlığı
her çığlık gozlerimi ıslattı
her inleyişi kollarımdaki kadının
bu kaybın acısını
biraz daha ağırlastırdı

kırılganlığıyla ölçülüyordu bu aşkın özverisi
ve hangimiz daha vericiydi yetmezliğinde
kan kaybında
nasıl ölçülürdü sevginin büyüklüğü?
nereye üflemek gerekiyordu trafik çevirmelerinde
kanımda ne kadar sen bulunursan cezaya girmezdi bu
üzerimde ne kadar kokun
akli dengesizlik sayesinde
kurtulmak için bu cinayetten
kaç şişe daha içmesi gerekirdi insanın
kendi intiharında sorumlu tutulmaması için?
kaç yalan daha
beni bırakıp gittiğin gerçeği unutulabilsin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder