18 Eylül 2016 Pazar

Düş'tüğüm yer...

altmış yaş üzeri mutluluklar programlanmış hayatımızda
mutluluk için yirmi yıl beklemek gerek
bugün yanlızlık apoletlerimizde yıldız misali
direnmek
her gün değer kazanıyor
kader değişmeyecekse
seçimler neresine düşüyor
çaresizliklerimizin?
kimden miras aldık umutsuzluğumuzu
kimlere bulaştırıyoruz şimdi?
inandırıcılığımızı yitirdikçe
daha iyi rol yapmayı öğreniyoruz
oynadığımız bir bar taburesi üzerinde
içtiği her yudumda
biraz daha rahatlıyor
kendimiz mi oluyoruz?
kendimize mi oynuyoruz?
düşlerimiz eksiliyor
sulandırılmış hayallerimiz
çok mu mutluyuz?
çok mu geçti artık yalanına
inanıp huzurla uykuya dalıp
yeni günler uyduruyoruz?
kim olduğumuzu unutup,
dolaptan yeni bir kıyafet seçip giyer gibi
başka bedenlerde
vakit geçirip
her gece
yanlız uyuyoruz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder