9 Mart 2017 Perşembe

anladım ki yanılmışım...

ne zaman mutlu olsak,
el freni çekilmiş gibi
bir yanımız tutuluyor
bir yanımız
bıraksan en yakın ağaca çarpacak!
umurunda değil
yaşayamadıktan sonra bilmenin ne anlamı var?
dağların arasında da yaşayabilirdim ben,
denizin kokusunu bilmeseydim eğer
o martı çığlığı
yırtar gibi gecemi
kulaklarımda çınlamasaydı
soğuk kaldırımların üzerindeki çalgıcı
tanrı rızasını konuya katmasaydı
beklentileri beklediklerimin ötesine taşımasaydı
çiçekçiler mevsimleri umursasaydı
donmuş gülleri satmasaydı tezgahlarında
öpmeseydin dudaklarımı
seni düşürdüğümde aklıma
ve sonrası olmayacaksa
diye öncesini yutkunup
gömseydik içimize
nefesimize ses vermeden
seviyorum'lar
her geçen gün artarken
ve özlüyorum'lar
ve istiyorum'lar....
ve sen yanında uyanılası
yanında kahvaltı yapılası
bir bahaneyle yolda yürürken
elinden tutulası
parmakların parmaklarımın arasındayken
kendime çekip sarılası...
o kokun,
mezopatamyadan bu yana
hangi kral varsa, var olduysa ya da olacaksa
aklını başından alası
dağların arasında da yaşayabilirdim ben...
denizin kokusunu
martının sesini bilmeme rağmen
çünkü bilmek
sensiz bir sabah yalnız uyandığımda
bir halta yaramıyorken....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder