22 Haziran 2016 Çarşamba

acı'mak

acı geçmez aslında.
insan alışır
yeni aldığı ayakkabısının,
zamanla açılacağına inandığı gibi,
bir süre canı yanar.
sonra alışır...
acılarımızı yarıştırıyoruz artık.
kimse bir diğerinin mutluluğunu yüceltmiyor.
en derin yarası olanın,
söyleyeceği çok olurmuş.
dinler gibi yapıp,
içten içe
rahatlıyoruz
tahammülsüzlüğünü en iyi gizleyen
en iyi arkadaş rolü için
ödüllere aday oluyor.
kasvetini üzerinde en iyi taşıyan,
uzak durulması gerekenlerin başında geliyor.

acı geçmez aslında
geçmiş gibi yaşarsın
onun parfümünü kullanan biri oturur yanına dolmuşta,
dağılırsın...

acı geçmez aslında.
sonra ki her sabah
yine uyanırsın.
yataktan kalktığında ayağına batar tokası
canın yanar
lanet tokanın yerde ne işi olduğuna değil de,
sahibinin geri gelmeyeceğine...

acı geçmez aslında
karnın acıkır mesela
demlikte çay yapmak yerine,
tek kişilik poşet kullandığında
iştahın kaçar
bir sigara daha yakarsın

acı geçmez
insanlar mutlu görür seni
selam verir hatta
birgün biri ona selam söyler
yutkunursun,
alamazsın...

acımıyor dersin
gece bu saatler olur
bir kadeh daha doldurursun
bilirsin kolay değildir artık
çift kişilik yatağa
tek başına girmek...

acı geçmez aslında
yıllar geçer,
ömür geçer,
yollar geçer,
araya başkaları girer,
yeni acılar çeker,
yine de o acı geçmez!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder