13 Kasım 2015 Cuma

sevme!

hangimiz sustuk,
en konuşmamız gereken yerde?
şaşırmak böyle bir şey miydi?
nereyi kaçırdık?
uyumak böyle kolay mıydı?
kollarımdayken...

gitmen gereken yerleri belirleyip,
gitmediğin de
yeni bir senaryo yazıyorum kendime.
rüyalarıma giriyorsun durmadan,
uyansam,
sana bakıyorum,
uyunmasam diyorum,
odamda kokun
pencereyi açsam
sen esiyorsun
kapatsam
sesin yankılanıyor
duymasam diyorum
geleceksin
biliyorum
kalbim kulaklarımda çarpıyor
sana dokunmak düşüncesi
olimposun ateşleri sönük kalıyor,
hangi tanrı kıskanıyor seni
mucizelerim yok benim,
çok istiyor olsam da,
ağzıma sıcıyor kaderim...

kırılganlığımdan faydalanıyor
tüm çaresizliklerim,
ben seni istiyorum,
kokusu üzerimde
geçmişimdeki tüm kadınların
ne sana gelebiliyorum
ne gelmene izin veriyor
sen dolu hayallerim
sensiz bir halta yaramıyor!

soluğu kesiliyor ihtiyar bir adamın.
kollarında sehvetinden inlerken,
doymuyor gencligine
ağlıyor ansızın
en olmadık yerde
ne beni sev
ne gördüğünü,
hepsi göz aldanması,
senin sevdim diye aldandığın
günü geçmiş bir ihtiyarın,
senden uzak kaldı diye tutamadığı
hıçkırıkları...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder