28 Ağustos 2013 Çarşamba

uykusuz

kalan son umutlarımı saklıyorum
doğru zaman doğru yer için
çok kaybetmiş olmaktan yorgun
çok beklentilerden uzak
asgari bir mutluluk karşısında
telli arabalarımı ve gazos kapaklarımı sunuyorum...
kaderin bitiş çizgisine yaklaşırken
son kozumuda sahaya sürüyorum
fiyakası kalmamış
ve ucuz bir lutufkarlık karsısında
gülümsüyorum
gülümsemek hala en iyi oyunculuk örneği
oscara aday olmayacağım belki hiçbir zaman ama
hala en geçerlisi kolay kazançlar için
akıttığım kanlı yaşlar
isyankarlık dizboyu
neyi doğru yaptım ki
şimdi
yanlışlarım için hayıflanıyorum
kurumuş yaprakların ezilirken çıkardıgı sesler kulaklarımda
bu kadar kolay mı
üzerine atılırken toprak
o en çok sevdiklerini geride bırakmak
yorulan aklım değil
veremediğim,
olan bitene anlam
her gün biraz daha inceliyor
biraz daha bitiş çizgisine yakınım
çok istemekle yıkılmıyor
çaresizlik duvarları
çok sabırla gelmemesi gibi
beklenilenin
çok düşününce fazlası zarar
nasılda kendini inkar ediyor insan
sesinin yankısına karışırken zaman
en sıcağıdır sığınmak için
sislerin arasından görünen liman
orta yaşlı bir kadının kolları arasında açmak gözlerini
ruhundaki açlığı bastırmak icin
bedenindeki zaafları kullanmak
her bir orgazmda pişmanlık çöktükçe içine
kendinden gectiğin anların toplamı kadar
ayılmamak için üzerine ekledigin yalanların
sus de bana nolur
yeterki birşey söyle
sustuğundan beri
ışıkları kapalı bir odada uyumaya çalışıyorum
kapısı aralık bırakılmış
gecenin br yarısı uyanıp seslenirse
duysun diye herhangi biri...
yanına gelip uzanırsa diye
diğer tarafını boş bırakmış o küçük yatağın
uyurken
dar gelir diye değil
kaybolmasın diye gecenin karanlıgında o boşlukta
iki yastık koyarmış başucuna
her sabah uyandıgında görebilmek için
diğerine konulmuş bir başın izini
bütün gece hareketsiz yatmış
belkide hiç uyumamış
uyudu sansın diye yanına gelecek kadın
gözlerini sımsıkı kapamış...
ama gelmemiş...

tek kelime etmemiş
konuşamamışım
denemişim olmamış
avazım çıktığı kadar bağırmışım
kapısı aralık odadan dışarı
çıkmamış adım
duymamış kadın
yarısı boş yatakta izi kalmamış
gelmemiş bir türlü
kokusu dolmamış odanın içine
son umudu meze edilirken
içli bir şarkının makamına
yazısı bozulmuş şairin
okunamaz olmuş
sözü bitmiş
anlaşılamaz olmuş
umudu bitmiş
yaşayamaz olmuş.....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder